Eminem - Beautiful (Türkçe Şarkı Çeviri)

 Lately I’ve been hard to reach

Son zamanlarda bana ulaşmak zordu

I’ve been too long on my own

Kendi başıma çok fazla kaldım

Everybody has a private world

Herkesin gözlerden uzak bir dünyası vardır

Where they can be alone

Yalnız kalabildikleri

Are you calling me, are you trying to get through

Bana mı sesleniyorsun, yetişmeye mi çalışıyorsun

Are you reaching out for me, I’m reaching out for you

Bana uzanmaya mı çalışıyorsun, ben sana uzanmaya çalışıyorum


I’m just so fuckin’ depressed

Kahrolası depresyondayım

I just can seem to get out this slump

Bu kötüleşmeden kurtulmaya çalışıyor gibiyim

If I could just get over this hump

Bu kamburdan kutulabilseydim

But I need something to pull me out this dump

Ama beni bu çöplükten çekecek birşeye ihtiyacım var

I took my bruises, took my lumps

Yara aldım, yumru aldım

Fell down and I got right back up

Düştüm ve hemen geri kalktım

But I need that spark to get psyched back up

Ama bu kıvılcıma ihtiyacım var aklımı geri yüklemek için

In order for me to pick that mic back up

Bu mikrofonu desteklemek için

I don’t know how I pry away

Nasıl kıpırdatacağımı bilmiyorum

And I ended up in this position I’m in

Ve içinde olduğum bu pozisyonda kalakaldım

I starting to feel distant again

Yine uzak hissetmeye başlıyorum

So I decided just to pick this pen

Öyleyse sadece bu kalemi kaldırmaya karar verdim

Up and tried to make an attempt to vent

Kaldırmaya ve sinirimi çıkarmak için bir girişim yapamaya

But I just can’t admit

Ama sadece itiraf edemiyorum

Or come to grips, with the fact that

Yada anlamaya başlıyorum, bu gerçekle

I may be done with rap

Belki de rap ile işim bitti

I need a new outlet

Yeni bir çıkış yerine ihtiyacım var

I know some shits so hard to swallow

Biliyorum bazı b*kları yutması zordur

And I just can’t sit back and wallow

Ve sadece yerime oturup acı çekemiyorum

In my own sorrow

Kendi derdimde

But I know one fact

Ama bir gerçeği biliyorum

I’ll be one tough act to follow

Takip edilmesi çetin bir hareket olacağım

One tough act to follow

Takip edilmesi zor bir hareket

One tough act to follow

Takip edilmesi zor bir hareket

One tough act to follow

Takip edilmesi zor bir hareket

Here today, gone tomorrow

Bugün buradayım, yarın yokum

But you have to walk a thousand miles

Ama bin mil yürümek zorundasın


Chorus

In my shoes, just to see

Benim ayakkabılarımla, sadece görmek için

What it’s like, to be me

Nasıl bir şeymiş, ben olmak

I’ll be you, let’s trade shoes

Ben sen olacağım, hadi yer değiştirelim

Just to see what I’d be like to

Sadece görmek için nasıl olacak

Feel your pain, you feel mine

Senin acını hissetmek, sen de benimkini hisset

Go inside each other’s mind

Birbirimizin aklına girelim

Just to see what we find

Sadece ne bulacağımıza bakmak için

Look at shit through each other’s eyes

Bu b*ka birbirimizin gözlerinden bakalım


But don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

Ama güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you sO

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.

Don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.


I think I’m starting to lose my sense of humor

Sanırım espri anlayışımı kaybetmeye başlıyorum

Everything is so tense and gloom

Herşey çok gergin ve üzüntülü

I almost feel like I gotta check the temperature in the room

Neredeyse odadaki ısıyı kontrol etmem gerek gibi hissediyorum

Just as soon as I walk in

Odaya girer girmez

It’s like all eyes on me

Sanki bütün gözler üzerimde

So I try to avoid any eye contact

O zaman herhengi bir göz temasından kaçıyorum

Cause if I do that then it opens a door to conversation

Çünkü eğer göz göze gelirsem bu bir sohbete kapı açıyor

Like I want that…

Sanki ben bunu istiyorum gibi…

I’m not looking for extra attention

Fazladan ilgi istemiyorum

I just want to be just like you

Ben sadece tam senin gibi olmak istiyorum

Blend in with the rest of the room

Odanın geri kalanıyla karışmak

Maybe just point me to the closest restroom

Belki bana en yakın tuvaleti işaret ediyor

I don’t need fucking man servant

Kahrolası bi uşak istemiyorum

Tryin to follow me around, and wipe my ass

Beni etrafta takip edip duran, ve kıçımı silen

Laugh at every single joke I crack

Yaptığım her espriye gülen

And half of them ain’t even funny like

Ve bunların yarısı komik bile değil

Ahh Marshall, you’re so funny man, you should be a comedian, god damn

Ahh Marshall, sen çok matraksın adamsın, sen komedyen olmalısın, lanet olsun

Unfortunately I am, but I just hide behind the tears of a clown

Ne yazık ki öyleyim, ama sadece bir palyaçonun gözyaşlarının arkasına saklanıyorum

So why don’t you all sit down

Öyleyse neden hepiniz oturmuyorsunuz

Listen to the tale I’m about to tell

Anlatmak üzere olduğum hikayeyi dinleyin

Hell, we don’t have to trade our shoes

Cehennem, ayakkabılarımızı değiş tokuş etmek zorunda değiliz

And you don’t have to walk no thousand miles

Ve millerce yürümek zorunda değilsiniz


Chorus

In my shoes, just to see

Benim ayakkabılarımla, görmek için

What it’s like, to be me

Nasıl bir şeymiş, ben olmak

All be you, let’s trade shoes

Hepiniz olun, haydi yer değiştirelim

Just to see what I’d be like to

Sadece görmek için nasıl olacak

Feel your pain, you feel mine

Senin acını hissetmek, sen de benimkini hisset

Go inside each other’s mind

Birbirimizin aklına girelim

Just to see what we find

Sadece ne bulacağımıza bakmak için

Look at shit through each other’s eyes

Bu b*ka birbirimizin gözlerinden bakalım


But don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

Ama güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you sO

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.

Don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.


Nobody asked for life to deal us

Kimse yaşamın bizimle anlaşmasını istemedi

With these bullshit hands they’ve delt

Dağıttıkları bu lanet ellerle

We have to take these cards ourselves

Bukartları kendimiz almalıyız

And flip them, don’t expect no help

Ve onları döndirmeliyiz, yardım ummadan

Now I could have either just

Şimdi her ikiside olabilirdi

Sat on my ass and pissed and moaned

Kıçımın üstüne otururdum ve şikayet ederdim

But take this situation in which I’m placed in

Ama yerleştirildiğim bu durumu alıyorum

And get up and get my own

Ve kalkıyorum ve benim yapıyorum

I was never the type of kid

Asla şöyle bir çocuk olmadım

To wait but I know to unpack his bags

Bekleyen ama bavullarını açmasını da bilirdim

Never sat on the porch and hoped and prayed

Asla sundurmada oturmadım ve ummadım ve beklemedim

For a dad to show up who never did

Hiç ortaya çıkmayan bir babanın ortaya çıkmasını

I just wanted to fit in

Sadece uymak istedim

Every single place

Her yere

Every school I went

Gittiğim her okula

I dreamed of being that cool kid

Şu havalı çocuklardan biri olmayı hayal ettim

Even if it meant acting stupid

Bu aptalca davranmak anlamına gelse bile

Aunt Edna always told me

Edna teyzem daima bana derdi

Keep making that face till it gets stuck like that

Böyle surat yapmaya devam et taki o yapışana kadar

Meanwhile I’m just standing there

Bu arada sadece orada dikiliyorum

Holding my tongue up trying to talk like this

Böyle konuşmaya çalışan dilimi tutarak

Till I stuck my tongue on the frozen stop sign poll at 8 years old

Taki dilimi sokana kadar dondurucu dur işaretine sekiz yaşındayken

I learned my lesson and cause I wasn’t tryin to impress my friends no more

Dersimi aldım ve daha fazla arkadaşlarımı etkilemeye çalışmıyordum

But I already told you my whole life story

Ama zaten size tüm hayat hikayemi anlattım

Not just based on my description

Sadece betimlemeye dayalı olmayan

Cause where you see it from where you’re sitting

Çünkü sizin oturduğunuz yerden bunu

Is probably 110% different

Muhtemelen %110 farklı görüyorsunuz

I guess we would have to walk a mile

Tahminimce bir mil yürümememiz gerekirdi

In each other’s shoes, at least

Birbirimizin ayakkabılarıyla, en azından

What size you were?

Sizinkiler kaç numaraydı?

I wear tens

Ben 10 numara giyiyorum

Let’s see if you can fit your feet

Hadi görelim ayağınıza uyar mı


Chorus

In my shoes, just to see

Benim ayakkabılarımla, görmek için

What it’s like, to be me

Nasıl bir şeymiş, ben olmak

All be you, let’s trade shoes

Hepiniz olun, haydi yer değiştirelim

Just to see what I’d be like to

Sadece görmek için nasıl olacak


Feel your pain, you feel mine

Senin acını hissetmek, sen de benimkini hisset

Go inside each other’s mind

Birbirimizin aklına girelim

Just to see what we find

Sadece ne bulacağımıza bakmak için

Look at shit through each other’s eyes

Bu b*ka birbirimizin gözlerinden bakalım


But don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

Ama güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you sO

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.

Don’t let ’em say you ain’t beautiful woah

güzel olmadığını söylemelerine izin verme

They can all get fucked. Just stay true to you

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.


They can all get fucked. Just stay true to you

Hepsinin canı cehenneme. Sadece kendi doğrunla kal.

Lately I’ve been hard to reach

Son zamanlarda bana ulaşmak zordu

I’ve been too long on my own

Kendi başıma çok fazla kaldım

Everybody has a private world

Herkesin gözlerden uzak bir dünyası vardır

Where they can be alone

Yalnız kalabildikleri

Are you calling me, are you trying to get through

Bana mı sesleniyorsun, yetişmeye mi çalışıyorsun

Are you reaching out for me, I’m reaching out for you

Bana uzanmaya mı çalışıyorsun, ben sana uzanmaya çalışıyorum


Yea… To my babies. Stay strong. Daddy will be home soon

Evet…Bebeklerime.Güçlü kalın.Babanız yakında evde olacak

And to the rest of the world, God gave you the shoes

Ve dünyanın geri kalanına,Tanrı size ayakkabılarınızı verdi

That fit you, so put em on and wear em

Size uyan, öyleyse geçirin onları ve giyin onları

And be yourself man, be proud of who you are

Ve kendiniz olun adamım, kim olduğunuzla gurur duyun

Even if it sounds corny,

Kulağa bayat gelse de,

Don’t ever let no one tell you, you ain’t beautiful.

Kimsenin size söylemesine izin vermeyin, güzel olmadığınızı.

Yorumlar